Manisa’da son bir ayda ziraî suluma kanallarının kirletilmesi, birtakım fabrikaların atık depolama alanlarında yaşanan yangınlarda açığa çıkan zehirli gazlar sebebiyle CHP Yunusemre İlçe Başkanlığı harekete geçti.
Manisa’nın Yunusemre ilçesinde bir fabrikanın geçtiğimiz Haziran ayında DSİ’ye ilişkin sulama kanalına zehirli atıklarının boşaltması, Temmuz ayının birinci haftasında ise bir fabrikanın atık depolama alanında çıkan yağın ile havaya zehirli gazların saçılması sebebiyle bölge halkı diken üstünde oturmaya devam ediyor.
Son bir ay içerisinde yaşanan etraf felaketlerinin akabinde hareke geçen CHP Yunusemre İlçe Başkanlığı Manisa Valiliği’nin önünde basın açıklaması yaparak ilgili kurumlara davette bulundu. CHP Yunusemre İlçe Lideri Av. Yalçın Arcak’ın gerçekleştirdiği basın açıklamasına CHP Manisa Vilayet Lideri Semih Balaban ve çeşitli sendika temsilcileri de katılarak dayanak verdi.
“SORDUĞUMUZ SORULARA KARŞILIK ALAMIYORUZ”
Valilik binası önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasında konuşan CHP Yunusemre İlçe Lideri Av. Yalçın Arcak, son bir ay içerisinde kentte yaşanan etraf felaketleri konusunda başta valilik olmak üzere bir çok kuruma çeşitli sorular yöneltiklerini, fakat yanıt alamadıklarını lisana getirdi.
CHP’li Arcak konuşmasında şu tabirlere yer verdi:
“Son günlerde kanalla zehirli atıkların boşaltılması, zehirli atık hususların depolandığı fabrikalarda yangınlar üzere kentimiz değerli etraf felaketleriyle karşı karşıya kalıyor. Bu bahiste Manisa Valiliği’ne, Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet Müdürlüğü’ne Manisa Büyükşehir Belediyesi’ne birçok sefer ikazlarda bulunduk.
‘Yaşanan bu etraf felaketleri karşısında ne yapıyorsunuz? Ne üzere önlemler alıyorsunuz? Kaç tane firmaya bununla ilgili ne üzere cezalar uyguladınız?’ üzere sorular sorduk. Lakin hepsi her zamanki üzere karşılıksız kaldı. Bu sorular temel muhatabı olan Manisa Valiliğinin verdiği karşılıklar kamuoyunu tatmin etmiyor. Günü kurtarmaya yönelik üstü kapalı karşılıklarla kamuoyunu bilgilendirmeye çalışıyor.”
“MANİSA PATLAMAYA HAZIR BİR BOMBA GİBİ”
Manisa’da bir çok fabrikanın kimyasal depolama müsaadelerinin olmadığını ve kimi fabrikalarda ise depolanan kimyasal unsurların yanıcı hususlar ile ortasındaki uzaklığın çok az olduğunu sav eden CHP’li Arcak açıklamasına şöyle devam etti:
“Mesela geçtiğimiz yıl bir fabrika çıkan yangında havada ölçülen zehirli unsur ölçüm pahaları 50 ppmdi. Bu 50 ppmnin sonucunda etraftaki vatandaşlar şiddetli bağ ağrısına ve mide bulantısına maruz kaldı. O vakitlerde yangının çıktığı fabrikanın etrafındaki 4 kilometrelik alan tahliye edilmesi gerekiyordu.
Ancak bu yapılmadı. Bu ölçümlerin dokümanı elimizde. Geçtiğimiz hafta içinde yeniden bir fabrikada yaşanan yangında tekrar havaya zehirli gazlar karıştı. Tekrar bu fabrikanın etrafında de yerleşim alanları bulunuyordu. Siyanür ve hidrojen sülfür üzere kimyasal unsurlar fabrika yangınları üzere olaylarda açığa çıkıyor. Bu yangınların çıktığı fabrikaların kimyasal depolama ve geri dönüştürme müsaadeleri yok. Dokümanları yok. ,
Bu nedenle Manisa patlamaya hazır bir bomba üzere. Kimyasal depolama müsaadeleri olmayan bir çok fabrika şuanda kimyasallar var. Geçtiğimiz günlerde kimyasal depolayan bir fabrikaya göstermelik olarak ceza kestiler ve kapattılar.
Ancak kentimizde içinde kimyasal barındıran bir çok fabrika var. Bu fabrikalarda ilgili kurum tarafından tutanaklarda yanıcı hususlar ile kimyasal unsurlar ortasında 50 metre olduğu belirtiliyor. Edindiğimiz bilgilere nazaran 50 metre değil, yalnızca ortalarında 1-2 metre var. Bu tutanakları hazırlayan Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü’nde usulsüzlük yapıldığı manasına geliyor.”
“VALİLİK OLMAK ÜZERE İLGİLİ KURUMLAR HAKKINDA CÜRÜM DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ”
CHP’li Arcak açıklamasında son olarak, son bir aydır kentte yaşanan etraf felaketlerinin yaşanmasına sebep olan bir ekip usulsüzlüklerin ve ihmallerin yaşandığını sav ederek kelamlarını şöyle sonlandırdı:
“Kentimizdeki etraf felaketlerin yaşanmasına sebep bir çok ihmallerin ve usulsüzlüklerin olduğunu tespit ettik. Bununla ilgili elimizde gerekli evraklarımız var. Elimizdeki evraklarla birlikte yaşanan baş sorumlusu olarak gördüğümüz Manisa Valiliği olmak üzere Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet müdürlüğü ve birtakım ilgili kurumlar hakkında Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı’na hata duyurusunda bulunacağız. Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı bu hata duyurusuyla ilgili başlatacağı soruşturma çerçevesinde ilgili saklılık kararı verme ihtimali olacağı için elimizdeki evrakları paylaşmıyoruz. Lakin sanmasınlar ki elimizde doküman yok. Bu işin peşini bırakmayacağız. Tüm yapılan usulsüzlükler ve yolsuzlukları açıklayacağız.”
Açıklama kelam alan CHP Manisa Vilayet Lideri Semih Balaban ise, yaşanan etraf katliamlarının ranta dayalı olduğunu belirterek, “Çevre ve tabiat bizim geleceğimizdir. Etraf konusunda partimizin hassaslığı tüm Türkiye tarafından bilinmektedir. Bizler her türlü tabiat, etraf felaketine karşı çabamızı sürdüreceğiz. Etraf ve tabiat katliamları fırsat değil, yalnızca ranta dayalı siyasetlerin uygulanmasını sonucudur. Bu rantta asla müsaade vermeyeceğiz” diye konuştu.