Trabzonspor’un hırsıyla ve gayretiyle dikkat çeken oyuncusu Siopis, bordo-mavili kulübün mecmuasına röportaj verdi. Oyun üslubunu pak bir altı numara olarak tanımlayan Yunan oyuncu, “Son yıllarda görmüş olduğunuz yeni futbol üslubunda çok geçerli olan bir oyun biçimi benim için de bu biçimin evrimleşmesi çok âlâ. Çok fazla basıyor altı numara ve fizikî kalitesi âlâ ikinci topları kazanıyor. Bahsetmiş olduğum son zamanlardaki oyun üslubunda ikinci topun kazanılması çok değerli. İnançlı paslar veriyor demek istediğim oyun şekli pak altı numarasıyla oynuyor. Kendisi ve grubu içinde en uygununu veriyor” dedi.
“Mutsuz oyuncu benimle irtibata geçtikten sonra gücü yükselir”
Saha içindeki hırsı ve gayretiyle ilgili olarak ise Siopis, “Ben negatif tarafları olduğunu görmüyorum yalnızca müspet tarafları olduğunu görüyorum. Zira beşerler genelde maçın içinde neler olduğunu biliyorlar maçın dışında neler olduğunu çok görmüyorlar. Bu yeterli güç, âlâ ruh hali sahiden ekip için de çok kıymetlidir. Örneğin üzgün bir oyuncu mutsuz bir oyuncu varsa benimle irtibata geçtikten sonra gücü yükselir. Bunun kadro için bir lütuf olduğunu düşünüyorum” formunda konuştu.
“Ben de kendimi severdim”
Alandaki gücü ve hırsının taraftarlar tarafından sevilmesiyle ilgili olarak ise Yunan oyuncu, “İlk maçımı hatırlıyorum, taraftarların beni nasıl karşıladığını hatırlıyorum. Ben de alana sahiden çok fazla güç vermiştim. Şayet ben de bir taraftar olsaydım, alana hem kendisi için hem de grubu için azamisini veren oyuncuyu severdim. Bizim taraftarlarımıza gelecek olursak da onların beni sevdiği kadar ben de onları seviyorum” tabirlerini kullandı.
“Türk yemekleri ile Yunan yemekleri birbirine benziyor”
Trabzon ve tabiatı hakkında da kanılarını aktaran Siopis, “Yemekler için öncelikle şahane diyebilirim. Yunan yemekleri zati Türk yemeklerine benziyor hatta kimilerinin isimleri de birebir. Kente gelecek olursak olağan ki dışarı çıkıyorum, kent merkezine gidiyorum. Kırsala, dağlık kesitlere gidiyorum ve her şey çok benziyor. Burada kendimi daha önce yaşamış üzere hissediyorum” kelamlarına yer verdi.
“Kendimi Trabzonluymuş üzere hissettim”
Geçtiğimiz dönem yaşanan şampiyonlukla ilgili olarak ise Yunan oyuncu şunları söyledi: “Muhteşem hislerdi. İlerde çocuklarıma anlatacağım çok hoş hislerdi. Şunu söylemeliyim hissiyatıma gelecek olursak; ben Trabzonluymuşum üzere hissettim. Bütün bu kutlamalarda güya Trabzonluymuşum üzere bunun bir modülü oldum. Yıllar sonra kazanılan bu şampiyonlukta bende bunun bir parçasıymışım üzere hissettim. Şöyle bir ekiptik; birinci oyuncusundan sonuncu oyuncusuna kadar hepimiz birebir amaca sahiptik. Her gün herkes elinden gelenin en düzgününü yapıyordu. Sormuş olduğunuz soruya da cevabın bu olduğunu düşünüyorum.”
“Bakasetas benim için çok önemli”
Ekip arkadaşı ve vatandaşı Bakasetas’ın mesleğinde çok kıymetli bir yeri olduğunu belirten 28 yaşındaki oyuncu, “Bakasetas’ın benim mesleğimde çok değerli bir yeri vardır. Zira hem saha içinde hem de saha dışında benim hayatımda yer ediniyor. Dışarıda yer ediniyor olması çok daha değerli. Benim için yaptığı onca şey arkadaşlıktan daha fazlası ona sahip olduğum için nitekim çok şanslıyım. Zira saha dışında yaptığı bütün şeyler benim için çok kıymetli. Adaptasyonla ilgili söyleyeceğim şey aslında yemekle birebir değil lakin birden fazla açıdan benziyoruz. Kültür, yemek, tıpkı çılgın beşerler, tutku, futbolun izlenmesi konusundaki sevgi bu nedenle aslında Yunan oyuncular da Türkiye’ye gelip burada futbol oynamayı tercih ediyorlar. Zira süratli adaptasyon süreci geçirebiliyorlar” değerlendirmesinde bulundu.