Olay, 6 Aralık 2020’de Kurtuluş Mahallesi, Fabrika Önü Sokak Özbağ 3 Sitesi’nde meydana geldi. İhbarla adrese giden polis, girdikleri meskende 3 bayanın tabanca ile vurulduğunu gördü. Gülçin Karabıyık (50) ile kızı Cansu Arslan’ın (17) öldüğü, Burçin Arslan’ın ise (24) yaralandığı tespit edildi. Burçin Arslan da hastanede hayatını kaybetti. Polis, kaçan baba Raci Arslan’ı sokakta sıkıştırdı. Silahla intihara kalkışan Arslan, vurularak yaralı yakaladı. Bir müddet hastanede tedavi gören Raci Arslan, gözaltına alınıp tutuklandı.
Raci Arslan hakkında Erzurum 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Raci Arslan hakkında eski eşini öldürmekten müebbet, kızları Burçin ve Cansu Arslan’ı öldürmekten ise 2 sefer ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istendi.
‘EŞİM SİLAHA KOŞTU O ALMADAN BEN ALDIM’
Son duruşmada pişman olduğunu belirten Raci Arslan, “Eşimden ayrılmıştım lakin evlilik birliğimiz devam ediyordu. Kahvaltı sırasında meskendeki kirliliği sorduğumda, eşim ve kızlarım tarafından tehdit edildim. Ellerinde bıçak ile saldırmaya başladılar. Meskende silah vardı. Eşim silaha yanlışsız koştu ancak o almadan ben aldım. O anda kızlar odalarına kaçmışlardı ve ben de silahla vurdum. Kızlar da daima meskenden kaçıyorlardı. Kızlar, anneleri ile beni 2 kez zehirlemeye çalıştılar. Hayatımdan bıkmıştım. Utandığımdan kimi şeylerin üzerini kapatmaya çalışıyordum. Onurumu beş paralık ettiler. Kabahatim, günahım yoktu. Yalnızca meskenin kirlenmesini söyledim. Olaydan sonra da kendimi kaybettim. Nereye gittiğimi ve ne yaptığımı bilmiyorum” dedi.
‘BABAM YAPMASAYDI; BEN YAPACAKTIM’
Son duruşmada, öbür bir kabahatten cezaevinde bulunan çiftin oğlu Anıl Arslan (22) da SEGBİS aracılığı ile tabir verdi. Babasından şikayetçi olmadığını belirten Arslan, “Silahı aldıktan 1 gün sonra ablam beni şikayet etti ve cezaevine girdim. Ablamın davranışları daima birebirdi. Annemi değil de kardeşlerimi vuracaktım. Babam yapmasaydı; bu işi ben yapacaktım” dedi.
Adli Görüşme Odası’ndan (AGO) duruşmaya bağlanıp, tabir veren çiftin başka oğlu E.A. (17) da babasından şikayetçi olmadığını söyleyerek, şöyle konuştu:
“Annem ile ablalarım, babama hakaret etti. Babamı sakinleştirirken annem bıçak ile geldi ve hakaret etmeye devam ediyordu. Babam konuttan çıkarken annem gelip, bir şeyler söyledi. Sonra annem tabancaya hakikat giderken babam evvelce aldı ve vurdu. Annem ile kardeşlerim daima babama hakaret ediyorlardı.”
‘BABAMDAN ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM’
AGO’dan duruşmayı izleyip, tabir veren F.A. (15) ise annesi ile ablalarının babalarına küfür ettiğini tez ederek, “Ablamlar, babama iftira atıyorlardı. Annem de elinde bıçak ile geldi ve tartışmaya başladılar. Annem sonra silahı alarak, babama yöneltmişti. Babam da silahı alarak onları vurdu. Babamı istemiyorlardı ve çayına fare zehri bile koymuşlardı. Babamdan şikayetçi değilim” dedi.
İfadelerin akabinde mahkeme heyeti, kararını açıkladı. Sanığa ‘tahrik indirimi’ uygulayan heyet, Raci Arslan’ı alt soyu olan kızlarının öldürmekten 48 yıla, eski eşini öldürmekten ise 18 yıl mahpusa mahkum etti. Toplamda 66 yıl mahpus cezası alan Arslan’ın mahkeme kararı, Yargıtay’a gönderildi.